Allah Teâlâ sizi mübârek kılsın ve amellerinizi, terazinin sevap hânesinde kılsın inşaallah!
Günlük olarak yapmakta uyduğum şu yolu bana açıklar mısınız? Ben bu yolu bir kız arkadaşımdan öğrendim. Çok kolay olan yol şudur:
Ben, günlük olarak kolayıma gelen bir miktar parayı bir kumbaraya koyuyorum. Genellikle de bu miktar, size açıklamak için bir riyal gibi çok basit meblağ olmaktadır. Bu bir riyali kumbaraya koyarken de duâ ederek sadaka olduğuna niyet ediyorum. Bu arada bu miktarı, kendim, hayatta olan ve ölmüş bütün müslüman erkekler ve müslüman kadınlar, mü’min erkekler ve mü’min kadınlar için sadaka olmasını Allah’tan dilemeyi de unutmuyorum.
Bu günlük sadaka câiz midir?
(Bu davranışım) doğru bir temele dayanmış oluyor mu?
Meblağı (bir riyal) uygun mudur?
Biriken bu bir riyalleri, kumbarada yer açmak için büyük paralarla değiştirebilir ve bu küçük meblağı kullanabilir miyim?
Biriken bu paraların toplayıp hepsini sadaka olarak muhtaç olan bir kadına verebilir miyim?
Hayatta olanları sadakanın sevabına ortak etmek
Soru: 171013
Allah'a hamdolsun ve peygamberine ve ailesine salat ve selam olsun.
Hamd, yalnızcaAllah’adır.
Birincisi:
Miktarıaz da olsa muhtaç kimseye sadaka vermek müstehaptır.
NitekimNebi -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur:
اتَّقُواالنَّارَ وَلَوْ بِشِقِّ تَمْرَةٍ، فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَبِكَلِمَةٍ طَيِّبَةٍ.[متفق عليه]
“Bir hurmanın yarısı bile olsa, onu sadaka olarakvererek kendinizi ateşten koruyun. Kim de bunu bulmazsa, güzel birsöz söylesin.”[1]
Ebu Hureyre’den -Allahondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda şöyle buyurmuştur:
مَنْ تَصَدَّقَ بِعَدْلِ تَمْرَةٍ مِنْ كَسْبٍطَيِّبٍ، وَلاَ يَقْبَلُ اللَّهُ إِلَّا الطَّيِّبَ، وَإِنَّ اللَّهَيَتَقَبَّلُهَا بِيَمِينِهِ، ثُمَّ يُرَبِّيهَا لِصَاحِبِهِ، كَمَا يُرَبِّيأَحَدُكُمْ فَلُوَّهُ حَتَّى تَكُونَ مِثْلَ الجَبَلِ. [رواه البخاري]
“Kim, helal kazancından bir hurma kadarınısadaka olarak verirse, ki Allah ancak helâl maldan verilen sadakayı kabuleder-, Allah onu sağ eliyle kabul eder. Sonra onu, sizden birizinatının tayını besleyipbüyüttüğü gibi o sadakayı büyütür.Öyleki bir lokma, (Uhud)dağı gibi olur.”[2]
İkincisi:
Zekâtıçıkarmadan (vermeden) önce duâ etme konusunda gelince, budetaylıdır.
Nitekimbu konunun açıklaması, (98579) nolu sorununcevabında geçmişti.
Üçüncüsü:
İnsanın,kendisi adına sadaka vermesi ve ölenlerden birisi de verdiği busadakasının sevabına ortak etmesi câizdir.
Nitekim bu konununaçıklaması, (102322) nolu sorunun cevabındageçmişti.
Hayatta olanlarısadakanın sevabına ortak etmeye gelince, bu konuda sünnetten birdelil gelmediği için bunun terk edilmesi daha evlâdır.
“Zâdu’l-Mustekni’”yazarı el-Haccâvî -Allah ona rahmet etsin- bu konuda şöyle demiştir:
“İnsan, herhangi birsalih ameli işler de sevabını müslüman bir ölüye veya hayattaolan kimseye bağışlarsa, bu salih ameli ona fayda verir.”
Değerli âlimMuhammed b. Salih el-Useymîn -Allah ona rahmet etsin- bu konuda şöyledemiştir:
“Eğerölmüş ise, onun adına salih ameller işlemek, belki kabuledilebilir. Çünkü ölü muhtaç durumdadır ve salih amel işlemeimkanı yoktur. Fakat sağ ve bu ameli işleme gücüne sahip ise, buradadüşünmek gerekir. Çünkü bu durum, hayatta olan kimsenin, kendisininyerine salih ameller işleyen bu adama dayanıp tevekkül etmesine sebepolur ki, ne sahâbe -Allah onlardan râzı olsun-, ne de selef-i salihten hiçkimse böyle bir şey yapmamıştır. Onlardan bilinenşey; salih amelleri sadece ölüler için işlemişolmalarıdır. Hayatta olanlara gelince, böyle bir şeyyapmamışlardır. Ancak hac gibi farz olan ibâdetler bunundışındadır. Zirâ Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-‘indöneminde bu olmuştur. Fakat adına hac yapılan kimsenin,hac ibâdetini edâ etmekten âciz olması ve acziyetinin ortadan kalkmaihtimalinin olmaması gerekir.”[3]
Dördüncüsü:
(Kumbarada biriken) madeniparaları, başka paralarla değiştirmeniz câizdir. Hattasadakanızdan dönmeniz (vermekten vazgeçmeniz) bilecâizdir.Çünkü sadaka veya hediye, karşı tarafınkabzetmesiyle (eline almasıyla) onun mülkiyetine geçer. Karşıtarafın eline geçmediği sürece sadakanın sahibi (vereni),sadakayı vermek ve sadakadan dönmek arasında muhayyerdir.
Bu konuda (146237)nolu sorunun cevabına bakabilirsiniz.
Beşincisi:
Sadakanın sahibi(vereni), uygun gördüğü bir veya birden fazla yoksula sadakasınıvermek arasında muhayyerdir (dilerse bir yoksula, dilerse birden fazlayoksula verebilir). Fakat ihtiyaç sahipleri iseler, sadakasınıyakın akrabalarına vermesi, Allah Teâlâ’nın şu emrigereği daha fazîletlidir:
يَتِيمًا ذَا مَقْرَبَةٍ [ سورة البلد الآية: 15 ]
“…kendisiyleyakınlığı olan bir yetimi (doyurmaktır).”[4]
Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- de bu konudaşöyle buyurmuştur:
الصَّدَقَةُ عَلَى الْمِسْكِينِ صَدَقَةٌ، وَهِيَ عَلَى ذِي الرَّحِمِ ثِنْتَانِ:صَدَقَةٌ وَصِلَةٌ. [ رواه الترمذي، وصححه الألباني ]
“(Akraba olmayan) yoksula verilen sadaka,sadece bir sadaka sayılır.Yakınakrabaya verilen sadaka ise, iki iyilik sayılır:Hem sadaka, hem de sıla-i rahimdir.”[5]
Allah Teâlâ en iyi bilendir.
[1] Buhârî, hadis no: 5564. Müslim, hadis no:1689
[2] Buhârî, hadis no: 1321
[3] “eş-Şerhu’l-Mumti’”,c: 5, s: 371
[4] Beled Sûresi: 15
[5] Tirmizî,hadis no: 594. Elbânî, hadisin sahih olduğunu belirtmiştir.
Kaynak:
İslam Soru-Cevap Sitesi
İlgili konular