Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-‘in adı anıldığı zaman “sallallahu aleyhi ve sellem” cümlesini tam olarak yazmak yerine (s) veya (s.a.v) şeklinde yazmak câiz midir?
sallallahu aleyhi ve sellem cümlesini, kısaca (s) veya (s.a.v) şeklinde yazmanın hükmü
Soru: 47976
Allah'a hamdolsun ve peygamberine ve ailesine salat ve selam olsun.
Hamd,yalnızca Allah’adır.
Meşrûolan; “sallallahu aleyhi ve sellem” cümlesini tam olarakyazmaktır. Bu cümleyi, (s.a.v) veya (s) şeklindekısaltılmış olarak yazmamak gerekir.
Değerli âlim Abdulaziz b. Baz -Allah ona rahmet etsin- bu konudaşöyle demiştir:
“Namazlarınteşehhüdünde (oturuşunda), hutbelerde, duâlarda, istiğfarda,ezandan sonra, mescide girerken, mescitten çıkarken, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-‘in adıanıldığı zaman ve başka yerlerde Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-‘e salâttabulunmak meşrû olduğuna göre, kitap veya mektup veyahut da makaledeonun adını yazarken ona salâtta bulunarak başlamak daha kesinolur.
Meşrûolan; Allah Teâlâ’nın bize emrettiğini yerine getirmek ve bu cümleyiokuyan kimsenin üzerine geldiğinde onu hatırlaması için”sallallahu aleyhi ve sellem” cümlesinin tam olarakyazılmasıdır. Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem-‘e salâtta bulunurken, bazı kimselerin veyazarların kullandıkları (s) veya (s.a.v) veyahut da buna benzersembolleri, “sallallahu aleyhi ve sellem” cümlesinin yerine yazmamakgerekir. Çünkü böyle kısa sembollerle yazmakla, Allah Teâlâ’nınaziz kitabındaki şu emrine aykırı hareket edilmişolmaktadır:
إِنَّ اللهَ وَمَلَائِكَتَهُيُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِوَسَلِّمُوا تَسْلِيماً [ سورة الأحزابالآية: 56 ]
“Hiç şüphesiz ki Allah veO’nun melekleri, Peygamber’e salavât getirirler. Ey îmân edenler! Siz de onasalavât getirin ve ona(İslâm’ın selâmı ile) selâm verin.” (Ahzâb Sûresi:56 )
Halbuki böyle kısaltarak yazmakla maksatgerçekleşmemekte ve tam olarak yazılan “sallallahualeyhi ve sellem” cümlesinde var olan fazîlet yok olmaktadır.
(s) veya (s.a.v)şeklinde kısaca yazılan “sallallahu aleyhi ve sellem”cümlesini okuyan kimse, buna dikkat etmeyebilirveya bu harflerden neyin kastedildiğini anlamayabilir.Bilindiği gibi “sallallahualeyhi ve sellem” cümlesini sembollerle yazmayı âlimler çirkingörmüşler ve bundan sakındırmışlardır.
Nitekim muhaddisİbn-i Salâh -Allah onarahmet etsin-, ‘İbn-i Salâh Mukaddimesi’ adıyla bilinen hadisterminolojisi kitabının 25. türünde: “Hadisinyazılması, kitabın nasıl zabıt edilipkaydedileceği bölümü”nde şöyle demiştir:
“Dokuzuncusu: Adını andığızaman Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-‘e salât ve selâmda bulunmayadevam etmelidir.Adının tekrarlanması halinde bundanusanmamalıdır. Çünkü bu, hadis talep edenlerin ve hadisyazanların acele ettikleri en büyük faydalardan birisidir. Bunuyazmayı terkeden kimse, büyük bir nasipten (sevaptan) mahrum olur. Nitekim”sallallahu aleyhi ve sellem” cümlesini yazan kimselerin salihrüyâlar gördüklerine şâhit olduk. Çünkü yazmakta olduğu o cümle, rivâyet ettiğibir söz değildir, aksine sâbit kıldığı birduâdır. Bunun içindir ki onu yazarken rivâyete bağlı kalmaz ve sadecemetinde olanla yetinmez.Aynı şekilde Allah Teâlâ’nınadını anarken de durum böyledir.
Örneğin: Allah -azze ve celle- veya Allah Tebârekeve Teâlâ gibi…”
İbn-i Salâh -Allah ona rahmet etsin- devamla şöyledemiştir:
“… Sonra “sallallahu aleyhi vesellem” cümlesini yazarken iki şekilde noksan yazmaktan uzak durulmalıdır:
Birincisi: İkiveya daha fazla harften oluşan sembolle yazmak sûretiyle bu cümleyi yoksanyazmaktan uzak durulmalıdır.
İkincisi: “vesellem” kısmını yazmayıp sadece “sallallahualeyhi” diye yazmak sûretiyle bu cümleyi anlam yönünden noksanyazmaktan uzak durulmalıdır.
Hamza el-Kinânî’den -Allah ona rahmet etsin- rivâyetolunduğuna göre, o şöyle derdi:
“Ben, hadis yazarken, Peygamber -sallallahu aleyhive sellem-‘in adını zikrederken “sallallahu aleyhi” diyeyazıyor, “ve sellem” kısmını iseyazmıyordum. Bunun üzerine ben, rüyamda Peygamber -sallallahu aleyhi vesellem-‘i gördüm. Bana şöyle dedi:
– Sana ne oluyor? Niçin bana tam salâtta bulunmuyorsun?
Hamza el-Kinânî dedi ki:
-Bu rüyadan sonra artık ‘sallallahu aleyhi’cümlesini; ‘ve sellem’ cümlesi olmadan hiç yazmadım.”
İbn-i Salâh -Allah ona rahmet etsin- devamla şöyledemiştir:
“Dedim ki: Sadece ‘aleyhisselâm’ diye yazmak damekruhtur. Allah Teâlâ en iyisini bilir.” (İbn-iSalâh’ın -Allah onarahmet etsin- kelâmından kastedilen, kısaca böyledir).
Büyük âlim Sehâvî -Allah ona rahmet etsin-,’Fethu’l-Muğîs Şerhu Elfiyyeti’l-Hadis Lil-Irâkî’ adlıkitabında şöyle demiştir:
“Ey hadis yazan! Rasûlullah -sallallahu aleyhi vesellem-‘e ‘salât ve selâm’ lafzını yazarken sadece iki harfle veyabuna benzer sembolle yazmaktan uzak durmalısın! Böyle yazarsanşekil olarak noksan olur. Nitekim el-Kettânî, acemlerin evlâtları vetalebelerin çoğu böyle yapmaktadırlar.Zirâ onlar, ‘sallallahualeyhi ve sellem’ şeklinde yazacakları yerde (s) veya (s.v) veyahutda (s.a.v) şeklinde kısaltarak yazmaktadırlar. Evlâ olanınaksine noksan yazıldığından dolayı ecri noksanolmaktadır.”
Suyûtî -Allah ona rahmet etsin-, ‘Tedrîbu’r-Râvî fîŞerhi Takrîbu’n-Nevâvî’ adlı kitabında şöyledemiştir:
“Bu kitapta veya Şerhi Müslim ve diğerkitaplarda olduğu gibi, salâtın meşrûkılındığı her yerde sadece salât veya selâm yazmak,mekruhtur. Çünkü Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur:
إِنَّ اللهَ وَمَلَائِكَتَهُيُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِوَسَلِّمُوا تَسْلِيماً [ سورة الأحزابالآية: 56 ]
“Hiç şüphesiz ki Allah veO’nun melekleri, Peygamber’e salavât getirirler. Ey îmân edenler! Siz de onasalavât getirin ve ona(İslâm’ın selâmı ile) selâm verin.” (Ahzâb Sûresi:56 )”
Suyûtî -Allah ona rahmet etsin- devamla şöyledemiştir:
“Salât ve selâmı, (s.a.v) şeklinde yazankimse gibi, bir veya iki harfli sembolle yazmak mekruhtur. Aksine bu ikilafzı tam olarak (sallallahualeyhi ve sellem şeklinde)yazmalıdır.” (Suyûtî’nin -Allah ona rahmet etsin- kelâmından kastedilen,kısaca böyledir).
Özet olarak derim ki:
Bununla birlikte okuyan ve yazan her müslümana tavsiyem;fazla ecir ve sevabı olan en fazîletlisini arayıp bulmaları, bufazîleti ortadan kaldıran veya noksanlaştıran şeylerdenuzak durmalarıdır.
Allah Subhânehu ve Teâlâ’dan, râzı olduğuşeylerde bizi muvaffak kılmasını dileriz. Çünkü O,pek cömerttir, karşılıksız verendir.
Allah Teâlâ, Peygamberimiz Muhammed’e, âile halkına ve ashâbına salât ve selâmeylesin.
(Mecmû’u Fetâvâ İbn-i Baz; c: 2,s: 397-398).
Kaynak:
İslam Soru-Cevap Sitesi