İndir
0 / 0
2180929/11/2005

Farz namazları işyerinde kılmanın hükmü

Soru: 74978

Ben, Riyad’daki el-Faysaliyye Kulesi’nde çalışıyorum.Namaz vakti girdiğinde binadaki hoparlörlerden namaz vaktinin girdiğini bildiren banttan ezan okunmaktadır. Bazı arkadaşlarım, birçok şeyi gerekçe göstererek öğle namazlarını bürolarında kılmaktadırlar. Bu gerekçeler:

1. Mescidin ezanını işitmediklerini, binanın içinde işittikleri ezanın ise banttan okunan ezan olduğunu ileri sürmektedirler.

2. Namazlarını cemaatle edâ ettiklerini ve böylelikle cemaat şartını gerçekleştirdiklerini ileri sürmektedirler.

3. Kulede cemaatle namaz kılmak için tahsis edilen bir yerin (musallâ’nın) bulunmadığını ileri sürmektedirler. Oysa zemin kata yakın bir yerde mescit bulunmasına rağmen onlar: “Bu mescit, binaya âit değildir. Bu sebeple mescit uzaktır” demektedirler.

Benim sorum şudur:

Bu arkadaşlarımın, bürolarında kılmış oldukları namazlarının hükmü nedir?

Onların bu gerekçelerine nasıl cevap verebilirim?

Allah'a hamdolsun ve peygamberine ve ailesine salat ve selam olsun.

Hamd,
yalnızca Allah’adır.

Birincisi:

Aslolan; namazın mescitte
kılınmasıdır. Zaten mescitler de bunun için binâ
edilmiştir.

Nitekim
İbn-i Abbas’ın -Allah ondan ve babasından râzı olsun-
rivâyet ettiği hadiste Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-
şöyle buyurmuştur:

مَنْ سَمِعَ الْنِدَاءَ فَلَمْ يُجِبْ، فَلاَ صَلاَةَ
لَهُ إِلاَّ مِنْ عُذْرٍ.
[ رواه الترمذي وابن ماجه وصححه الألباني في صحيح ابن
ماجه ]

“Kim, ezanı işitir
de ona icâbet edip mescide gelmezse, onun namazı yoktur. Ancak özür
sahibi olan bundan müstesnâdır.”
(Tirmizî; hadis no: 217. İbn-i Mâce; hadis
no: 793. Elbânî; “Sahih-i İbn-i Mâce”, hadis no: 793’de “hadis
sahihtir”, demiştir.)

Ebû Hureyre’den -Allah ondan râzı olsun-

rivâyet olunduğuna göre, o şöyle
demiştir:

أَتَى
النَّبِيَّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
رَجُلٌ أَعْمَى، فَقَالَ يَا رَسُولَ اللهِ! إِنَّهُ لَيْسَ لِي قَائِدٌ
يَقُودُنِي إِلَى الْـمَسْجِدِ، فَسَأَلَ رَسُولَ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ أَنْ يُرَخِّصَ لَهُ فَيُصَلِّيَ فِي بَيْتِهِ، فَرَخَّصَ لَهُ، فَلَمَّـا
وَلَّى دَعَاهُ فَقَالَ: هَلْ تَسْمَعُ النِّدَاءَ بِالصَّلاَةِ؟ قَالَ: نَعَمْ،
قَالَ: فَأَجِبْ
[ رواه مسلم ]

“Gözleri
görmeyen bir adam
(İbn-i Ümmi Mektûm), Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve
sellem-’e gelerek:

– Ey Allah’ın elçisi! Beni mescide
götürecek kimsem yoktur.

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-‘den evinde
namaz kılmasına izin vermesini istedi.

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- önce izin verdi. Sonra
onu çağırıp:

– Ezânı işitiyor musun? diye sordu.

Âmâ adam: Evet, dedi.

Bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-

şöyle buyurdu:

– O halde icâbet et
(cemaate gel).” (Müslim; hadis no:653).

Bu hadis, ezânı işiten kimsenin, bu
çağrıya icâbet edip mescide gelmesi ve namazı cemaatle
kılması gerektiğine delâlet etmektedir.

Hadiste geçen “nidâyı
işitmekten” kasıt; müezzinin mikrofonsuz olarak ezân okumaya
başladığında onun sesini işitmektir.

Ezânı işitecek kadar mescide yakın
olan kimsenin namazını cemaatle mescitte kılması gerekir.
Kim de mescide uzak ise, mescide gelmesi gerekmez.

Bu konuda (20655) nolu sorunun
cevabına bakabilirsiniz.

İkincisi:

Arkadaşlarınızın: “Namazlarını
cemaatle edâ ettiklerini ve böylelikle cemaat şartını
gerçekleştirdiklerini” söylemelerine gelince,
onların öncelikle şu iki şeyi yerine getirmeleri
gerektiğini bilmeleri gerekir:

Birincisi:
Namazı cemaatle kılmaları gerekir.

İkincisi:
Bu cemaat namazının mescitte olması gerekir.

Bu iki
şeyin birlikte gerçekleşmesi gerekir.

Nitekim
yukarıda işâret edilen sorunun cevabındabunun açıklaması geçmişti.

Bu konuda (72398)
nolu sorunun cevabına bakabilirsiniz.

Değerli
âlim Muhammed b. Salih el-Useymîn -Allah ona rahmet etsin- bu
konuda şöyle demiştir:

“Aslolan,
namazın mescitte kılınmasıdır. Bürolarda
çalışan kimselerin, mescitte namaz kılmak için
dışarı çıkmaları işlerinin aksamasına veya
bazı memurların namaz için dışarı çıktıktan
sonra geç dönmelerine sebep oluyorsa, namazlarını
bürolarında kılmalarında bir sakınca yoktur. Yine,
eğer mescit kendilerine uzak ise, namazlarını işyerlerinde
kılmaları câizdir.

Sözün
özü; eğer bürolarında namaz kılmalarında bir maslahat
veya ihtiyaç varsa, bunda bir sakınca yoktur.” (“Mecmû’u Fetâvâ
İbn-i Useymîn”; c: 15, s: 68)

Bu konudaki
cevabımızın özeti şudur:

Mescit
yakın olduğu sürece bu arkadaşlarınızın
namazlarını mescitte kılmaları gerekir.
Namazlarını bürolarında kılmaları câiz değildir.
Ancak mescitte kılmaları, memurların işlerini
aksatmasına veya ihmal etmesine sebep olmasından endişe
ediliyorsa, namazlarını bürolarında kılabilirler.

Allah Teâlâ en iyi bilendir.

Kaynak

İslam Soru-Cevap Sitesi

at email

e-posta hizmetine katılım

Yeni bilgiler ve güncellemelerden haberdar olmak için e-posta hizmetimize katılmanızdan dolayı memnuniyet duyarız

phone

İslam Soru & Cevap Uygulaması

İçeriğe daha hızlı erişim ve internet olmadan gezinme yeteneği

download iosdownload android