İndir
0 / 0

Hac yapma niyetinde olan Mekkeli birisi Tâif’e giderse, dönüşte ihrama girmesi gerekir mi?

Soru: 90074

Ben, eşim ve halam, hicrî 1426 yılında Allah’a hamd olsun hac farîzasını edâ ettik. Ben ve eşim, Mekke-i Mükerreme sâkinlerindeniz. Halam ise, el-Bâha sakinlerindendir. Halam, Tâif şehrine gelince ben ve eşim, onu Tâif’ten Mekke-i Mükerreme’ye getirmek için Zilhicce’nin altıncı günü Tâif’e gittik. Halam “Vâdi Mahrem” mikat yerinden ihrama girdi. Zilhicce’nin yedinci günü de Kudûm tavafını yaptı. Zilhicce’nin sekizinci günü ise ben ve eşim, hac için Mekke-i Mükerreme’deki evimizden ihrama girdik. Her üçümüz, hac farîzasını edâ etmek üzere bir hac organizasyonuna katıldık.

Benim sorum şudur: “Vâdi Mahrem” mikat yerinden ihrama girmediğimiz, yani mikat yerini ben ve eşim ihramsız geçerek oradan ihrama girmediğimiz için bize bir fidye (cezâ kurbanı) gerekir mi? Çünkü biz, Mekke-i Mükerreme sâkinlerindeniz.

Allah'a hamdolsun ve peygamberine ve ailesine salat ve selam olsun.

Hamd, yalnızca Allah’adır.

O vakitte (Zilhicce’nin altıncı gününde) hac
veya umre yapmayı istemediğiniz için ve Zilhicce’nin sekizinci gününde
evinizden ihrama girme niyetinde olduğunuz için mikat yerini ihramsız
geçtiğinizden dolayı size bir şey yoktur.

Çünkü Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-‘in
mikat yerleri hakkındaki şu emrinden bu
anlaşılmaktadır:

هُنَّ لَهُنَّ وَلِمَنْ أَتَى
عَلَيْهِنَّ مِنْ غَيْرِ أَهْلِهِنَّ مِمَّنْ أَرَادَ الْحَجَّ وَالْعُمْرَةَ، فَمَنْ
كَانَ دُونَ ذَلِكَ فَمِنْ حَيْثُ أَنْشَأَ حَتَّى أَهْلُ مَكَّةَ يُهِلُّونَ مِنْ
مَكَّةَ.

[ رواه البخاري ومسلم ]

“Mikatlar,
hac ve umre yapmak isteyen (adı geçen)
beldelerin halkları ile o beldelerin halklarından olmayıp o
mikatlar üzerinden gelenler içindir. Hatta Mekke halkı, Mekke’den telbiye
getirerek ihrama girerler.” (Buhârî; hadis no: 1524. Müslim; hadis no:
1181).

Aynı şekilde Mekkeli birisi, Tâif veya Cidde’ye
gittikten sonra hac veya umreye niyet etmeksizin oradan dönerse, âlimlerin
iki görüşünden tercihli olanına göre ihrama girmesi
gerekmez.

İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi
Fetvâları’nda (c:11,s:122) şöyle gelmiştir:

“Bir
kimse, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-‘den sâbit olan mikat yerlerinden
birisine hac ya da umre yapma niyetiyle uğradığı zaman veya
hava, kara ya da deniz yoluyla bu mikatlardan birisinin hizâsına
geldiği zaman, ihrama girmesi gerekir. Eğer hac veya umre yapmak
istemiyorsa, ihrama girmesi gerekmez.”

Değerli âlim Muhammed b. Salih el-Useymîn’e
-Allah ona rahmet etsin-:

“Mekkeli
birisi,örneğin Cidde’ye gittikten sonra o yıl hac yapma
niyetiyle Zilihicce’nin beşinci günü Mekke’ye dönerse, Cidde’den
ihrama girmesi gerekir mi?

Temettu’
hacısı olabilmek için umreye niyet edebilir mi?”

Diye
sorulmuş, bunun üzerine o şöyle cevap vermiştir:

“Temettu’
hacısı olabilmek için umreye niyet ederek ihrama girebilir.Eğer
sadece hac yapmak istiyorsa, Cidde’den ihrama girmesi gerekmez. Çünkü
âilesi, Mekke’dedir.” (Muhammed b. Salih el-Useymîn; “Fetâvâ
İbn-i Useymîn”; c: 21,s:326).

Muhammed b.
Salih el-Useymîn’in
-Allah
ona rahmet etsin-:

“Çünkü âilesi, Mekke’dedir”
sözünden, onun Mekke halkından veya Mekke’de ikâmet edenlerden
olduğu kastedilmiştir.

Bu sebeple (soruyu soran kerdeşim), âilenizin
(eşinizin) sizinle birlikte Tâif’e gitmesinin hiçbir zararı yoktur.
Hüküm aynıdır.

Allah Teâlâ en iyi bilendir.

Kaynak

İslam Soru-Cevap Sitesi

at email

e-posta hizmetine katılım

Yeni bilgiler ve güncellemelerden haberdar olmak için e-posta hizmetimize katılmanızdan dolayı memnuniyet duyarız

phone

İslam Soru & Cevap Uygulaması

İçeriğe daha hızlı erişim ve internet olmadan gezinme yeteneği

download iosdownload android